Home2024-03-17T08:47:00+00:00

Yazmak İçin Bir Oda Yürümek İçin Bir Sokak – Hasan Ali Toptaş

Balgat Yüzüncü Yıl’da, Demetevler’de, Yenimahalle’de ve Sincan’da otururken, yaklaşık yirmi yıl boyunca bir odayla bir sokak yetti bana. Sözgelimi, bu yirmi yıllık süre içerisinde Papazınbağı denen yerin ününü birçok kez duydum ama nasıl bir yer olduğunu hiç merak etmedim. Ankara Kalesi’ne de tesadüfen bir kez gittim sadece. Sıcak bir yaz gecesi, zifiri karanlıkta gittim ve içinde bulunduğum insanlar gülüp eğlenirken ben sürekli İmr’ül Kays’ı düşündüm.

By |Mart 16, 2015|Categories: YAZILAR|1 Comment

Harf Melekleri – Hasan Ali Toptaş

Her şeyden önce ben dili bu şekilde kullanmakla mükellefim. Bu cümledeki çalışma, kullandığım malzemeye (dile), kendime ve yaptığım işe saygının bir sonucudur. Okura duyulan saygının da bir sonucudur aynı zamanda. Romanımı okurken cümlenin yapısını fark eden olursa sevinirim hiç kuşkusuz, fakat fark edilmemesine hiç üzülmem. Harf meleklerini görmek bana o cümleden alacağım en büyük hazzı yaşatmıştır çünkü. Biliyorsunuz, bir cümlenin şekliyle söylediği şey bu şekilde çakıştığında, harf melekleri gelir o cümledeki harflerin üstüne konar.

By |Mart 11, 2015|Categories: YAZILAR|0 Comments

Yazarın sözü, yazının sözü – Semih Gümüş

“Metnin iç aklı” diyor Hasan Ali Toptaş. Bu da onun yazıyla ilişkisini iyi anlatıyor. Yazacağı roman için gerek duyduğu bilgileri alıp içselleştirirken, o bilgiyi unutmamak yazarın başına bela olabilir.“Başka bir deyişle,” diyor Hasan Ali Toptaş, “bir metinde her şey yazılmadan önce düşünülmüşse, her şey aklın menzilinde olup bitiyorsa o metin sağlıksız bir metindir. Bu durumda, metnin iç aklı bile hiçe sayılmıştır çünkü.”

By |Ekim 26, 2014|Categories: HAKKINDA YAZILANLAR|0 Comments
Go to Top